Wall Street’in finans devlerinden Silicon Vadisi’nin teknoloji öncülerine, Tokyo’daki yükselen yatırım yıldızlarından Birleşik Krallık’taki futbol kulüplerine kadar, halka açık şirketler ve kurumlar Bitcoin’i muhasebe tablolarına şaşırtıcı bir hızla dahil ediyor.
Bu gelişme bir spekülasyon çılgınlığı değil. Bu, değer depolama, marka pozisyonlandırması ve finansın geleceğine yönelik bilinçli bir stratejik bahistir.
Dünyanın finans ve teknoloji merkezi olan Amerika Birleşik Devletleri’nde, Nisan ve Mayıs 2025 arasında listedeki şirketler, hem enflasyon korkularından hem de marka yeniliği arayışından kaynaklanan güçlü bir motivasyonla Bitcoin yatırımlarını hızlandırdı.
1989 yılında kurulan iş zekası yazılım şirketi MicroStrategy, artık geleneksel bir teknoloji firması olmaktan çok uzak. Kurucusu Michael Saylor’ın liderliğinde, şirket bugün dünyanın en büyük Bitcoin yatırım şirketi konumuna geldi.
Nisan 2025’te MicroStrategy, toplamda 25.370 Bitcoin satın alarak dikkat çekici bir hamle yaptı ve yaklaşık 2.2616 milyar dolar harcadı:
Ay sonunda şirketin elindeki Bitcoin varlıkları 553.555 adede ulaştı. Bu varlıkların toplam maliyeti yaklaşık 37.9 milyar doları buldu.
Daha da dikkat çekici olan ise, MicroStrategy’nin rekor kıran 21 milyar dolarlık hisse ATM (piyasa üzerinden) teklifiyle fazladan 30.1335 Bitcoin toplaması ve böylece şirketin varlık portföyünü etkin biçimde yeniden şekillendirmesidir.
Michael Saylor’ın yaklaşımı basit ama radikal: Dolar sürekli değer kaybediyor, nakit rezervler zamanla eriyor ve Bitcoin’in sınırlı arzı (21 milyon) onu “siber altın” haline getiriyor. Saylor yalnızca şirketinin geleceğini Bitcoin’e bağlamakla kalmadı, aynı zamanda sosyal medya üzerinden Bitcoin’in en sesli savunucularından biri haline gelerek küresel dikkatleri üzerine çekti.
Ancak daha az bilinen bir etken de var: MicroStrategy’nin başarısında görünmeyen fakat belirleyici bir rol oynayan gelişme, 2023’te Finansal Muhasebe Standartları Kurulu’nun (FASB) aldığı karardır. Bu kararla şirketler, Bitcoin’i bilançolarında adil piyasa değeri üzerinden raporlayabilmeye başladı. Böylece muhasebe sürecindeki karmaşa büyük ölçüde azaldı.
Bu politika değişikliği, adeta Pandora’nın kutusunu açtı – ve daha fazla şirketin Bitcoin’e yönelmesine zemin hazırladı.
Twenty One Capital (kısaca 21 Capital), 2025 yılında Bitcoin yatırımı dünyasında adeta bir süpernovadır. Bu yeni şirket, Cantor Equity Partners ile bir SPAC birleşmesi yoluyla halka açılmayı planlıyor. Şirket, dört dev kurumun ortaklığıyla kuruldu:
21 Capital, 23 Nisan 2025’te yaptığı duyuruda, bir SPAC birleşmesi yoluyla 360 milyon dolar topladığını ve başlangıçta yaklaşık 42.000 Bitcoin’e (yaklaşık 3,9 milyar dolar) sahip olduğunu açıkladı.
Finansman kaynakları arasında:
Projenin liderliğini Cantor Fitzgerald Yönetim Kurulu Başkanı Brandon Lutnick üstlenirken, CEO olarak Strike’ın kurucusu Jack Mallers görev yapıyor. 21 Capital, hissedarların Bitcoin maruziyetini en üst düzeye çıkarmayı hedefleyen “hisse başına Bitcoin” (BPS) ve “Bitcoin getiri oranı” (BRR) gibi yeni metrikler tanıttı. Bu birleşim, geleneksel finans ile kripto dünyası arasında tarihi bir uzlaşmayı temsil ediyor. Cantor Fitzgerald’ın katılımı, Bitcoin’i Wall Street’in merkezine taşırken; SoftBank’in katılımı, Masayoshi Son’un 2017’deki başarısız Bitcoin yatırımından güçlü bir geri dönüş anlamına geliyor. Tether ve Bitfinex’in finansal gücü ise projeye adeta roket yakıtı sağlıyor.
Bu sadece bir yatırım değil, aynı zamanda finansın geleceğine dair açık bir bildiridir. Ancak, Tether etrafındaki düzenleyici tartışmalar (örneğin 2021 ABD anlaşma davası) ve SPAC sürecinin karmaşıklığı, projeye gölge düşürebilecek belirsizlikler yaratıyor.
Kaliforniya merkezli bir medikal teknoloji şirketi olan Semler Scientific, yalnızca 300 milyon dolar piyasa değeriyle, kronik hastalık yönetimine yönelik cihazlar geliştiriyor. Bitcoin ile ilk bakışta hiçbir bağı yokmuş gibi görünse de, 2025 Nisan ayında cesur bir adım attı.
15 Nisan’da, 500 milyon dolarlık menkul kıymet ihraç edeceğini açıkladı ve bu fonların büyük kısmının Bitcoin satın almak amacıyla kullanılacağını açıkça belirtti. Ardından 25–29 Nisan tarihleri arasında 165 Bitcoin daha satın alarak toplamda 3.467 Bitcoin’e ulaştı. Bu varlıkların piyasa değeri yaklaşık 326 milyon dolar seviyesindeydi.
Semler neden Bitcoin’e yatırım yapıyor?
Baş Finans Sorumlusu Doug Murphy-Chuttran, Bitcoin’in merkeziyetsiz doğası ve enflasyona karşı sunduğu korumanın şirketin uzun vadeli değer arayışıyla örtüştüğünü ifade etti. Daha derin bir motivasyon ise bazı hissedarların kriptoya yatırım yapan hedge fonları olması ve Bitcoin yoluyla getiri artırmayı ummaları.
Semler’ın bu süreci sessiz yürütmesi (kamuoyuna duyuru yapmadan, dramatik hisse fiyatı dalgalanmaları yaratmadan) yeni bir eğilime işaret ediyor: küçük ve orta ölçekli şirketler, sadece piyasa trendlerini takip etmekle kalmıyor, aynı zamanda Bitcoin’i kurumsal stratejilerinin bir parçası haline getiriyor.
GameStop’un hikayesi neredeyse bir film senaryosu gibi. 1984 yılında kurulan oyun perakendecisi, 2021 yılında perakende yatırımcıların yönlendirdiği meme hisse senedi çılgınlığıyla dikkat çekmişti.
27 Mart 2025’te şirket, 2030 vadeli 1,3 milyar dolarlık sıfır kuponlu dönüştürülebilir tahvil ihraç ettiğini açıkladı (200 milyon dolarlık aşırı tahsis opsiyonu dahil) ve bu fonlardan yaklaşık 1,48 milyar dolar ile Bitcoin satın aldı. Bu hamle, perakende yatırımcılar tarafından “GameStop 2.0” olarak adlandırılarak heyecanla karşılandı.
CEO Ryan Cohen liderliğinde GameStop, artık yalnızca bir perakende zinciri olmaktan çıkıyor. Bitcoin, hem bir hedge aracı hem de genç ve teknolojiye yatkın tüketicileri hedefleyen bir marka dönüşüm stratejisi olarak kullanılıyor. Şirket, ayrıca bir NFT pazarı ya da Bitcoin ile ödeme altyapısı gibi yeni hizmetleri başlatmayı da planlıyor.
Ancak 1,5 milyar dolarlık bu yatırım, Bitcoin’in oynaklığı nedeniyle finansal tabloların bir lunaparka dönebileceği eleştirilerini de beraberinde getirdi. Destekleyenler, bu adımı meme kültürü için büyük bir zafer olarak görürken, eleştirmenler geçmişteki agresif genişleme hatalarının tekrar edilebileceğinden endişe duyuyor.
Yine de GameStop’un bu dönüşümü, 2025’in en çok konuşulan başlıklarından biri olmaya aday.
Tesla, Elon Musk liderliğinde, 1 trilyon doların üzerindeki piyasa değeriyle küresel elektrikli araç pazarının lideridir. Kripto dünyasındaki her adımı piyasada ciddi etkiler yaratır.
Nisan 2025’te açıklanan verilere göre Tesla, önceki çeyreğe kıyasla değişmeyen yaklaşık 951 milyon dolar değerinde 11.509 Bitcoin bulundurmaktadır. 2021’de yaptığı ilk Bitcoin alımından bu yana, kısa bir süre Bitcoin ile ödeme kabul etti ancak bu uygulama çevresel kaygılar nedeniyle askıya alındı. Tesla bugüne kadar varlıklarını satmadı.
Elon Musk, Bitcoin’i sıkça “merkezi olmayan finansal deney” olarak nitelendirmiş ve kamuoyuna desteğini dile getirmiştir. Ancak Tesla gibi enerji odaklı bir dev, çevresel etki ile finansal getiriyi dengelemek zorundadır.
Bitcoin madenciliği etrafında süren enerji tartışmaları, şirketin temkinli yaklaşmasına neden olurken, Bitcoin varlıklarını elde tutması uzun vadeli güveni yansıtır. Tesla’nın bu alandaki sessizliği, belki de büyük stratejik hamlelerin yaklaştığını gösteren bir sakinliktir.
SBC Tıp Grubu, güzellik ve sağlık hizmetlerine odaklanan küçük bir tıp şirketidir. 2024 yılına kadar 100 milyon doların altında piyasa değeriyle NASDAQ’ta yer almamıştı.
14 Nisan 2025’te şirket, varlıklarını çeşitlendirmek ve değerini korumak amacıyla 400.000 dolar karşılığında 5 Bitcoin satın aldı. Bu küçük hamle, Bitcoin’in kurumsal benimsenmesinin sadece büyük oyuncularla sınırlı olmadığını gösteriyor. SBC’nin bu kararı, yöneticilerin kripto inancına ya da hissedarların taleplerine dayanıyor olabilir. Görünürde küçük olan bu hareket, Bitcoin’in küçük ve orta ölçekli şirketlerde de kök salmaya başladığını gösteren bir işarettir. Bu aşağı yönlü yayılım, büyük şirketlerin manşetlere çıkan yatırımlarından daha uzun vadeli etki yaratabilir.
Japonya, açık kripto politikası ve teknoloji odaklı altyapısıyla, Asya’da Bitcoin yatırımları için verimli bir zemin haline gelmiştir. 2025 Nisan ayında, iki Japon şirketinin attığı stratejik adımlar piyasalarda coşkuyu tetikledi.
2004 yılında kurulan ve otel, gayrimenkul ile teknoloji yatırımı sektörlerinde faaliyet gösteren Tokyo merkezli Metaplanet, 2024 yılında “Bitcoin öncelikli” bir strateji benimseyerek “Asya’nın MicroStrategy’si” unvanını kazandı.
2024 Eylül ayında elinde 400 Bitcoin bulunan şirket, 2025 Nisan’ında bu miktarı on kat artırarak 4.525 Bitcoin’e ulaştı. Bu varlıkların değeri yaklaşık 384 milyon dolar seviyesindeydi. Metaplanet’in hedefi büyük: 2025 sonuna kadar toplam 10.000 Bitcoin elde tutmak ve otellerinin adını “Bitcoin Otelleri” olarak değiştirerek küresel kripto topluluğunu çekmek.
CEO Simon Jerassi, Bitcoin’i, 2024 yılında 34 yılın en düşük seviyesine gerileyen Japon yeni ve artan küresel ekonomik belirsizlik karşısında bir “nükleer silah” olarak nitelendirdi. Bu stratejinin arkasındaki en önemli destek ise Japonya’nın 2024’te yürürlüğe giren vergi reformları oldu. Bu düzenleme, şirketlerin ellerinde tuttukları ancak henüz satmadıkları kripto varlıklar üzerinden vergi ödemelerini gereksiz hale getirdi.
Daha da önemlisi, Metaplanet’in hedefi yalnızca Bitcoin satın almak değil. Şirket, otellerinde Bitcoin ile ödeme kabul etmeyi de planlıyor. “Bitcoin Oteli” fikri sadece bir pazarlama taktiği değil, aynı zamanda kriptonun gerçek dünya uygulamalarıyla entegrasyonunun bir örneği olarak öne çıkıyor. Bu adım, bölgedeki diğer Asya şirketlerine de ilham verebilir.
Japon teknoloji yatırımlarının öncüsü SoftBank, toplam yatırımın %25’ini temsil eden 9 milyar dolarlık katkıyla 21 Capital projesine büyük bir destek verdi. Kurucusu Masayoshi Son, Alibaba’dan WeWork’e uzanan agresif ve geleceğe dönük yatırımlarıyla tanınıyor. 2017 yılında Bitcoin’e yaptığı kişisel yatırım, yaklaşık 130 milyon dolarlık kayıpla sonuçlanmış ve kamuoyunda alay konusu olmuştu.
Ancak 2025 itibarıyla SoftBank daha dikkatli ve stratejik bir pozisyona geçmiş durumda. Cantor Fitzgerald ve Tether ile iş birliği yaparak riski dağıtıyor. Bu yatırım yalnızca finansal destek sağlamakla sınırlı değil, SoftBank, geniş küresel yatırım ağı aracılığıyla Bitcoin’in kurumsal benimsenmesini aktif olarak destekliyor. Bu katılım, Asya’nın büyük teknoloji devlerinin Bitcoin’i sınır ötesi iş birliği ve küresel sermayenin yeni dili olarak benimsediğini açıkça ortaya koyuyor.
Amerika Birleşik Devletleri ve Japonya bu alandaki ana savaş alanları olsa da, dünyanın diğer bölgelerindeki gelişmeler de aynı derecede dikkat çekicidir.
İngiltere merkezli amatör bir futbol kulübü olan Real Bedford F.C., 30 Nisan 2025’te yaptığı açıklamayla, tahmini 50–100 Bitcoin’i (yaklaşık 4,7–9,4 milyon dolar) başlıca rezerv varlık olarak benimseyeceğini duyurdu. Kulüp başkanı Peter McCormack (tanınmış bir kripto podcast sunucusu) bu stratejik adımın arkasındaki isim olarak öne çıkıyor. McCormack, Bitcoin’in coğrafi sınırları aşabileceğine ve küresel hayranları kendine çekebileceğine inanıyor.
Kulüp, Bitcoin sponsorluğu, bilet ödemeleri ve diğer yenilikçi uygulamalarla “Bitcoin + Marka” modelini araştırıyor. Küçük ölçekte olmasına rağmen bu hamle, küçük ve orta ölçekli işletmeler için örnek teşkil edebilecek bir deney alanı sunuyor.
Büyük şirketlerin Bitcoin’e yatırım yapmasının ardında rasyonel ve stratejik motivasyonlar bulunuyor:
Açıklanan Alım Emirleri – 2025 Nisan-Mayıs Dönemi
Genel Toplam:
Yaklaşık 293,723 milyar dolar
Yaklaşık 395.435 coin – bu, toplam arzın %1,88’ine karşılık geliyor.
Kısa Vadeli Tahmin (2025 2. ve 3. Çeyrek)
Toplam tahmini alım baskısı:
363,723 milyar dolar – yaklaşık 387.025 coin (%1,84’lük arz)
Orta Vadeli Tahmin (2025 Q4 – 2026 Q1)
Ulusal rezerv politikaları yürürlüğe girerse: 800–1.200 milyar dolar arasında talep doğabilir – bu da 850.000–1.275.000 coin anlamına gelir. Bu, toplam arzın yaklaşık %4,05 ila %6,07’sine denk gelir.
Bitcoin’in dolaşımdaki arzı yaklaşık 19,7 milyon coin seviyesindedir. Talepte %1’lik bir artış, fiyatlarda potansiyel olarak %15–%30 arası bir artış yaratabilir. 2025 yılı sonuna kadar Bitcoin fiyatının 115.000–130.000 dolar aralığına ulaşması mümkün görülüyor.
2025 yılı itibarıyla Bitcoin, bir zamanların siber ütopyasından çıkıp kurumsal dünyanın somut bir gerçeğine dönüştü. MicroStrategy’nin cesur yatırımları, GameStop’un dönüşümü, Semler Scientific’in alçakgönüllü ancak stratejik adımları, 21 Capital’ın çok uluslu ittifakı ve Metaplanet’in yenilikçi marka stratejisi bir araya gelerek “dijital altın” devrimini resmediyor.
Bu süreç, yalnızca enflasyona ve itibari para birimlerine karşı bir duruş değil; aynı zamanda geleceğe yönelik bilinçli ve stratejik bir bahistir. Ancak bu yükselişin ortasında gizli akıntılar da mevcuttur: fiyat dalgalanmaları, düzenleyici belirsizlikler ve piyasa coşkusu, bu devrimin yönünü saptırabilecek riskler taşır. Bizim için bu an, geleceğe açılan bir pencere gibidir.Bitcoin kurumsal dünyanın kalıcı “siber güvenli” varlığı mı olacak, yoksa yeni bir lale çılgınlığına mı dönüşecek?
Yanıt, bir sonraki finansal raporda, bir sonraki yönetim kurulu toplantısında ya da bir sonraki piyasa dalgasında gizleniyor olabilir. Sonuç her ne olursa olsun, bu devrim finans dünyasının yazılı olmayan kurallarını şimdiden yeniden yazdı.
Yasal Uyarı: İçeriğin tüm telif hakları yazarı Mars Finans’tan Luke’a aittir. Telif haklarına ilişkin sorularınız için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Paylaş
İçindekiler
Wall Street’in finans devlerinden Silicon Vadisi’nin teknoloji öncülerine, Tokyo’daki yükselen yatırım yıldızlarından Birleşik Krallık’taki futbol kulüplerine kadar, halka açık şirketler ve kurumlar Bitcoin’i muhasebe tablolarına şaşırtıcı bir hızla dahil ediyor.
Bu gelişme bir spekülasyon çılgınlığı değil. Bu, değer depolama, marka pozisyonlandırması ve finansın geleceğine yönelik bilinçli bir stratejik bahistir.
Dünyanın finans ve teknoloji merkezi olan Amerika Birleşik Devletleri’nde, Nisan ve Mayıs 2025 arasında listedeki şirketler, hem enflasyon korkularından hem de marka yeniliği arayışından kaynaklanan güçlü bir motivasyonla Bitcoin yatırımlarını hızlandırdı.
1989 yılında kurulan iş zekası yazılım şirketi MicroStrategy, artık geleneksel bir teknoloji firması olmaktan çok uzak. Kurucusu Michael Saylor’ın liderliğinde, şirket bugün dünyanın en büyük Bitcoin yatırım şirketi konumuna geldi.
Nisan 2025’te MicroStrategy, toplamda 25.370 Bitcoin satın alarak dikkat çekici bir hamle yaptı ve yaklaşık 2.2616 milyar dolar harcadı:
Ay sonunda şirketin elindeki Bitcoin varlıkları 553.555 adede ulaştı. Bu varlıkların toplam maliyeti yaklaşık 37.9 milyar doları buldu.
Daha da dikkat çekici olan ise, MicroStrategy’nin rekor kıran 21 milyar dolarlık hisse ATM (piyasa üzerinden) teklifiyle fazladan 30.1335 Bitcoin toplaması ve böylece şirketin varlık portföyünü etkin biçimde yeniden şekillendirmesidir.
Michael Saylor’ın yaklaşımı basit ama radikal: Dolar sürekli değer kaybediyor, nakit rezervler zamanla eriyor ve Bitcoin’in sınırlı arzı (21 milyon) onu “siber altın” haline getiriyor. Saylor yalnızca şirketinin geleceğini Bitcoin’e bağlamakla kalmadı, aynı zamanda sosyal medya üzerinden Bitcoin’in en sesli savunucularından biri haline gelerek küresel dikkatleri üzerine çekti.
Ancak daha az bilinen bir etken de var: MicroStrategy’nin başarısında görünmeyen fakat belirleyici bir rol oynayan gelişme, 2023’te Finansal Muhasebe Standartları Kurulu’nun (FASB) aldığı karardır. Bu kararla şirketler, Bitcoin’i bilançolarında adil piyasa değeri üzerinden raporlayabilmeye başladı. Böylece muhasebe sürecindeki karmaşa büyük ölçüde azaldı.
Bu politika değişikliği, adeta Pandora’nın kutusunu açtı – ve daha fazla şirketin Bitcoin’e yönelmesine zemin hazırladı.
Twenty One Capital (kısaca 21 Capital), 2025 yılında Bitcoin yatırımı dünyasında adeta bir süpernovadır. Bu yeni şirket, Cantor Equity Partners ile bir SPAC birleşmesi yoluyla halka açılmayı planlıyor. Şirket, dört dev kurumun ortaklığıyla kuruldu:
21 Capital, 23 Nisan 2025’te yaptığı duyuruda, bir SPAC birleşmesi yoluyla 360 milyon dolar topladığını ve başlangıçta yaklaşık 42.000 Bitcoin’e (yaklaşık 3,9 milyar dolar) sahip olduğunu açıkladı.
Finansman kaynakları arasında:
Projenin liderliğini Cantor Fitzgerald Yönetim Kurulu Başkanı Brandon Lutnick üstlenirken, CEO olarak Strike’ın kurucusu Jack Mallers görev yapıyor. 21 Capital, hissedarların Bitcoin maruziyetini en üst düzeye çıkarmayı hedefleyen “hisse başına Bitcoin” (BPS) ve “Bitcoin getiri oranı” (BRR) gibi yeni metrikler tanıttı. Bu birleşim, geleneksel finans ile kripto dünyası arasında tarihi bir uzlaşmayı temsil ediyor. Cantor Fitzgerald’ın katılımı, Bitcoin’i Wall Street’in merkezine taşırken; SoftBank’in katılımı, Masayoshi Son’un 2017’deki başarısız Bitcoin yatırımından güçlü bir geri dönüş anlamına geliyor. Tether ve Bitfinex’in finansal gücü ise projeye adeta roket yakıtı sağlıyor.
Bu sadece bir yatırım değil, aynı zamanda finansın geleceğine dair açık bir bildiridir. Ancak, Tether etrafındaki düzenleyici tartışmalar (örneğin 2021 ABD anlaşma davası) ve SPAC sürecinin karmaşıklığı, projeye gölge düşürebilecek belirsizlikler yaratıyor.
Kaliforniya merkezli bir medikal teknoloji şirketi olan Semler Scientific, yalnızca 300 milyon dolar piyasa değeriyle, kronik hastalık yönetimine yönelik cihazlar geliştiriyor. Bitcoin ile ilk bakışta hiçbir bağı yokmuş gibi görünse de, 2025 Nisan ayında cesur bir adım attı.
15 Nisan’da, 500 milyon dolarlık menkul kıymet ihraç edeceğini açıkladı ve bu fonların büyük kısmının Bitcoin satın almak amacıyla kullanılacağını açıkça belirtti. Ardından 25–29 Nisan tarihleri arasında 165 Bitcoin daha satın alarak toplamda 3.467 Bitcoin’e ulaştı. Bu varlıkların piyasa değeri yaklaşık 326 milyon dolar seviyesindeydi.
Semler neden Bitcoin’e yatırım yapıyor?
Baş Finans Sorumlusu Doug Murphy-Chuttran, Bitcoin’in merkeziyetsiz doğası ve enflasyona karşı sunduğu korumanın şirketin uzun vadeli değer arayışıyla örtüştüğünü ifade etti. Daha derin bir motivasyon ise bazı hissedarların kriptoya yatırım yapan hedge fonları olması ve Bitcoin yoluyla getiri artırmayı ummaları.
Semler’ın bu süreci sessiz yürütmesi (kamuoyuna duyuru yapmadan, dramatik hisse fiyatı dalgalanmaları yaratmadan) yeni bir eğilime işaret ediyor: küçük ve orta ölçekli şirketler, sadece piyasa trendlerini takip etmekle kalmıyor, aynı zamanda Bitcoin’i kurumsal stratejilerinin bir parçası haline getiriyor.
GameStop’un hikayesi neredeyse bir film senaryosu gibi. 1984 yılında kurulan oyun perakendecisi, 2021 yılında perakende yatırımcıların yönlendirdiği meme hisse senedi çılgınlığıyla dikkat çekmişti.
27 Mart 2025’te şirket, 2030 vadeli 1,3 milyar dolarlık sıfır kuponlu dönüştürülebilir tahvil ihraç ettiğini açıkladı (200 milyon dolarlık aşırı tahsis opsiyonu dahil) ve bu fonlardan yaklaşık 1,48 milyar dolar ile Bitcoin satın aldı. Bu hamle, perakende yatırımcılar tarafından “GameStop 2.0” olarak adlandırılarak heyecanla karşılandı.
CEO Ryan Cohen liderliğinde GameStop, artık yalnızca bir perakende zinciri olmaktan çıkıyor. Bitcoin, hem bir hedge aracı hem de genç ve teknolojiye yatkın tüketicileri hedefleyen bir marka dönüşüm stratejisi olarak kullanılıyor. Şirket, ayrıca bir NFT pazarı ya da Bitcoin ile ödeme altyapısı gibi yeni hizmetleri başlatmayı da planlıyor.
Ancak 1,5 milyar dolarlık bu yatırım, Bitcoin’in oynaklığı nedeniyle finansal tabloların bir lunaparka dönebileceği eleştirilerini de beraberinde getirdi. Destekleyenler, bu adımı meme kültürü için büyük bir zafer olarak görürken, eleştirmenler geçmişteki agresif genişleme hatalarının tekrar edilebileceğinden endişe duyuyor.
Yine de GameStop’un bu dönüşümü, 2025’in en çok konuşulan başlıklarından biri olmaya aday.
Tesla, Elon Musk liderliğinde, 1 trilyon doların üzerindeki piyasa değeriyle küresel elektrikli araç pazarının lideridir. Kripto dünyasındaki her adımı piyasada ciddi etkiler yaratır.
Nisan 2025’te açıklanan verilere göre Tesla, önceki çeyreğe kıyasla değişmeyen yaklaşık 951 milyon dolar değerinde 11.509 Bitcoin bulundurmaktadır. 2021’de yaptığı ilk Bitcoin alımından bu yana, kısa bir süre Bitcoin ile ödeme kabul etti ancak bu uygulama çevresel kaygılar nedeniyle askıya alındı. Tesla bugüne kadar varlıklarını satmadı.
Elon Musk, Bitcoin’i sıkça “merkezi olmayan finansal deney” olarak nitelendirmiş ve kamuoyuna desteğini dile getirmiştir. Ancak Tesla gibi enerji odaklı bir dev, çevresel etki ile finansal getiriyi dengelemek zorundadır.
Bitcoin madenciliği etrafında süren enerji tartışmaları, şirketin temkinli yaklaşmasına neden olurken, Bitcoin varlıklarını elde tutması uzun vadeli güveni yansıtır. Tesla’nın bu alandaki sessizliği, belki de büyük stratejik hamlelerin yaklaştığını gösteren bir sakinliktir.
SBC Tıp Grubu, güzellik ve sağlık hizmetlerine odaklanan küçük bir tıp şirketidir. 2024 yılına kadar 100 milyon doların altında piyasa değeriyle NASDAQ’ta yer almamıştı.
14 Nisan 2025’te şirket, varlıklarını çeşitlendirmek ve değerini korumak amacıyla 400.000 dolar karşılığında 5 Bitcoin satın aldı. Bu küçük hamle, Bitcoin’in kurumsal benimsenmesinin sadece büyük oyuncularla sınırlı olmadığını gösteriyor. SBC’nin bu kararı, yöneticilerin kripto inancına ya da hissedarların taleplerine dayanıyor olabilir. Görünürde küçük olan bu hareket, Bitcoin’in küçük ve orta ölçekli şirketlerde de kök salmaya başladığını gösteren bir işarettir. Bu aşağı yönlü yayılım, büyük şirketlerin manşetlere çıkan yatırımlarından daha uzun vadeli etki yaratabilir.
Japonya, açık kripto politikası ve teknoloji odaklı altyapısıyla, Asya’da Bitcoin yatırımları için verimli bir zemin haline gelmiştir. 2025 Nisan ayında, iki Japon şirketinin attığı stratejik adımlar piyasalarda coşkuyu tetikledi.
2004 yılında kurulan ve otel, gayrimenkul ile teknoloji yatırımı sektörlerinde faaliyet gösteren Tokyo merkezli Metaplanet, 2024 yılında “Bitcoin öncelikli” bir strateji benimseyerek “Asya’nın MicroStrategy’si” unvanını kazandı.
2024 Eylül ayında elinde 400 Bitcoin bulunan şirket, 2025 Nisan’ında bu miktarı on kat artırarak 4.525 Bitcoin’e ulaştı. Bu varlıkların değeri yaklaşık 384 milyon dolar seviyesindeydi. Metaplanet’in hedefi büyük: 2025 sonuna kadar toplam 10.000 Bitcoin elde tutmak ve otellerinin adını “Bitcoin Otelleri” olarak değiştirerek küresel kripto topluluğunu çekmek.
CEO Simon Jerassi, Bitcoin’i, 2024 yılında 34 yılın en düşük seviyesine gerileyen Japon yeni ve artan küresel ekonomik belirsizlik karşısında bir “nükleer silah” olarak nitelendirdi. Bu stratejinin arkasındaki en önemli destek ise Japonya’nın 2024’te yürürlüğe giren vergi reformları oldu. Bu düzenleme, şirketlerin ellerinde tuttukları ancak henüz satmadıkları kripto varlıklar üzerinden vergi ödemelerini gereksiz hale getirdi.
Daha da önemlisi, Metaplanet’in hedefi yalnızca Bitcoin satın almak değil. Şirket, otellerinde Bitcoin ile ödeme kabul etmeyi de planlıyor. “Bitcoin Oteli” fikri sadece bir pazarlama taktiği değil, aynı zamanda kriptonun gerçek dünya uygulamalarıyla entegrasyonunun bir örneği olarak öne çıkıyor. Bu adım, bölgedeki diğer Asya şirketlerine de ilham verebilir.
Japon teknoloji yatırımlarının öncüsü SoftBank, toplam yatırımın %25’ini temsil eden 9 milyar dolarlık katkıyla 21 Capital projesine büyük bir destek verdi. Kurucusu Masayoshi Son, Alibaba’dan WeWork’e uzanan agresif ve geleceğe dönük yatırımlarıyla tanınıyor. 2017 yılında Bitcoin’e yaptığı kişisel yatırım, yaklaşık 130 milyon dolarlık kayıpla sonuçlanmış ve kamuoyunda alay konusu olmuştu.
Ancak 2025 itibarıyla SoftBank daha dikkatli ve stratejik bir pozisyona geçmiş durumda. Cantor Fitzgerald ve Tether ile iş birliği yaparak riski dağıtıyor. Bu yatırım yalnızca finansal destek sağlamakla sınırlı değil, SoftBank, geniş küresel yatırım ağı aracılığıyla Bitcoin’in kurumsal benimsenmesini aktif olarak destekliyor. Bu katılım, Asya’nın büyük teknoloji devlerinin Bitcoin’i sınır ötesi iş birliği ve küresel sermayenin yeni dili olarak benimsediğini açıkça ortaya koyuyor.
Amerika Birleşik Devletleri ve Japonya bu alandaki ana savaş alanları olsa da, dünyanın diğer bölgelerindeki gelişmeler de aynı derecede dikkat çekicidir.
İngiltere merkezli amatör bir futbol kulübü olan Real Bedford F.C., 30 Nisan 2025’te yaptığı açıklamayla, tahmini 50–100 Bitcoin’i (yaklaşık 4,7–9,4 milyon dolar) başlıca rezerv varlık olarak benimseyeceğini duyurdu. Kulüp başkanı Peter McCormack (tanınmış bir kripto podcast sunucusu) bu stratejik adımın arkasındaki isim olarak öne çıkıyor. McCormack, Bitcoin’in coğrafi sınırları aşabileceğine ve küresel hayranları kendine çekebileceğine inanıyor.
Kulüp, Bitcoin sponsorluğu, bilet ödemeleri ve diğer yenilikçi uygulamalarla “Bitcoin + Marka” modelini araştırıyor. Küçük ölçekte olmasına rağmen bu hamle, küçük ve orta ölçekli işletmeler için örnek teşkil edebilecek bir deney alanı sunuyor.
Büyük şirketlerin Bitcoin’e yatırım yapmasının ardında rasyonel ve stratejik motivasyonlar bulunuyor:
Açıklanan Alım Emirleri – 2025 Nisan-Mayıs Dönemi
Genel Toplam:
Yaklaşık 293,723 milyar dolar
Yaklaşık 395.435 coin – bu, toplam arzın %1,88’ine karşılık geliyor.
Kısa Vadeli Tahmin (2025 2. ve 3. Çeyrek)
Toplam tahmini alım baskısı:
363,723 milyar dolar – yaklaşık 387.025 coin (%1,84’lük arz)
Orta Vadeli Tahmin (2025 Q4 – 2026 Q1)
Ulusal rezerv politikaları yürürlüğe girerse: 800–1.200 milyar dolar arasında talep doğabilir – bu da 850.000–1.275.000 coin anlamına gelir. Bu, toplam arzın yaklaşık %4,05 ila %6,07’sine denk gelir.
Bitcoin’in dolaşımdaki arzı yaklaşık 19,7 milyon coin seviyesindedir. Talepte %1’lik bir artış, fiyatlarda potansiyel olarak %15–%30 arası bir artış yaratabilir. 2025 yılı sonuna kadar Bitcoin fiyatının 115.000–130.000 dolar aralığına ulaşması mümkün görülüyor.
2025 yılı itibarıyla Bitcoin, bir zamanların siber ütopyasından çıkıp kurumsal dünyanın somut bir gerçeğine dönüştü. MicroStrategy’nin cesur yatırımları, GameStop’un dönüşümü, Semler Scientific’in alçakgönüllü ancak stratejik adımları, 21 Capital’ın çok uluslu ittifakı ve Metaplanet’in yenilikçi marka stratejisi bir araya gelerek “dijital altın” devrimini resmediyor.
Bu süreç, yalnızca enflasyona ve itibari para birimlerine karşı bir duruş değil; aynı zamanda geleceğe yönelik bilinçli ve stratejik bir bahistir. Ancak bu yükselişin ortasında gizli akıntılar da mevcuttur: fiyat dalgalanmaları, düzenleyici belirsizlikler ve piyasa coşkusu, bu devrimin yönünü saptırabilecek riskler taşır. Bizim için bu an, geleceğe açılan bir pencere gibidir.Bitcoin kurumsal dünyanın kalıcı “siber güvenli” varlığı mı olacak, yoksa yeni bir lale çılgınlığına mı dönüşecek?
Yanıt, bir sonraki finansal raporda, bir sonraki yönetim kurulu toplantısında ya da bir sonraki piyasa dalgasında gizleniyor olabilir. Sonuç her ne olursa olsun, bu devrim finans dünyasının yazılı olmayan kurallarını şimdiden yeniden yazdı.
Yasal Uyarı: İçeriğin tüm telif hakları yazarı Mars Finans’tan Luke’a aittir. Telif haklarına ilişkin sorularınız için bizimle iletişime geçebilirsiniz.