Yeni SEC Başkanı Paul Atkins Kimdir?

Orta Seviye4/29/2025, 2:40:42 PM
Paul Atkins’in atanması, zor durumda olan kripto endüstrisine yeni bir ivme kazandırdı. Kripto yanlısı tutumu, SEC, CFTC ve Trump yönetiminden gelen son kripto dostu sinyallerle birleşince, patlayıcı bir endüstri büyümesi için uygun bir zemin oluşturdu. Düzenleyici tutumdaki bu değişim, sadece kurumsal sermaye girişlerini hızlandırmakla kalmayacak, aynı zamanda uzun süredir uyumluluk sorunlarıyla mücadele eden kripto firmalarına daha net bir yol haritası sunabilir.

Trump 2.0 döneminin başlamasıyla birlikte, kripto piyasasında adeta “rollercoaster” düğmesine basıldığı hissediliyor. Siyasi gelişmeler sürekli olarak K-line hareketlerini etkiliyor. Piyasadaki son korku dalgasının ortasında, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) yeni başkanının atanması, kripto endüstrisine yeniden umut aşıladı.

10 Nisan’da ABD Senatosu, Başkan Trump’ın adayı Paul Atkins’i 52’ye 44 oyla SEC Başkanı olarak onayladı. Serbest piyasa prensiplerine ve inovasyona verdiği destekle tanınan Atkins, önceki başkan Gary Gensler’ın sert tutumuna keskin bir tezat oluşturuyor. Atkins’in kripto endüstrisiyle derin ve karmaşık bağlantıları bulunuyor ve daha kripto dostu bir yaklaşım benimseyeceği geniş çevrelerce öngörülüyor.

Bu yeni düzenleyiciyi karşılamak adına, kripto piyasası onay gününde nadir bir ralli gerçekleştirdi. 16 Nisan itibariyle Bitcoin, yaklaşık 74.500 dolarlık dip seviyesinden 86.500 dolara kadar yükseldi ve ardından 84.000 dolar civarında dengelendi.

Bu makale, okuyucuların kripto piyasasında yüzeyin altında değişen güç dengelerini daha iyi anlamasına yardımcı olmak için Paul Atkins’in profesyonel geçmişine, kripto ile olan bağlantılarına, SEC Başkanı olarak atacağı ilk adımlara ve dijital varlıkların ABD’deki mevcut düzenleyici yapısına daha yakından bir bakış sunacaktır.

Paul Atkins Kimdir?

Paul Atkins, gösterişli bir geçmişe sahip değil. Lillington, Kuzey Carolina’da doğdu ve Tampa, Florida’da büyüdü. 1980’de Wofford College’dan Sanatlar Lisansı derecesi aldı ve prestijli akademik onur topluluğu Phi Beta Kappa’nın bir üyesi oldu. 1983’te ise Tennessee’deki Vanderbilt Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Hukuk Doktoru (JD) derecesiyle mezun oldu.


Kaynak: theblock.co

Akademik kariyerini tamamladıktan sonra Atkins, meslek hayatına avukat olarak başladı. İlk olarak, New York’taki Davis Polk & Wardwell avukatlık firmasında çalıştı ve burada ağırlıklı olarak menkul kıymetler ihracı ile şirket birleşmeleri gibi kurumsal işlemlerle ilgilendi. Daha sonra firmanın Paris ofisine gönderildi ve burada iki buçuk yıl görev yaptı. 1988 yılında Fransa’da yasal danışman yeterliliği kazandı. ABD’ye döndükten sonra finansal hizmetler firmalarına uyumluluk alanında destek verdi ve Bennett Funding Group, Inc. Ponzi şeması davasına doğrudan dahil oldu. O dönemde SEC, şirketi yüzlerce milyon doları hileli şekilde toplamakla suçlamıştı ve 20.000’den fazla yatırımcı büyük kayıplar yaşamıştı. Atkins, Bennett’ın hayatta kalan tek iştirakinin kriz CEO’su olarak atandı, burada şirketi yeniden yapılandırıp büyüttü ve kalan yatırımcıların pay değerini neredeyse %2.000 oranında artırdı. Bu süreç Atkins’e önemli bir tanınırlık kazandırdı.

Finans alanındaki geniş tecrübesinin yanında, Atkins’in SEC ile uzun süreli bir geçmişi bulunuyor. 1990 ile 1994 yılları arasında, Richard C. Breeden ve Arthur Levitt başkanlık dönemlerinde başkanlık müsteşarı ve danışman olarak görev yaptı. Daha sonra, eski Başkan George W. Bush tarafından Temmuz 2002’de Komisyon Üyesi olarak SEC’e atandı ve bu görevini Ağustos 2008’e kadar sürdürdü. Görev süresi boyunca SEC içinde şeffaflık, tutarlılık ve maliyet-etkinliği destekleyen bir tutum benimsedi.

SEC’den ayrıldıktan sonra Atkins girişimcilik alanına yöneldi. 2009’da, bankalar, türev firmalar ve kripto şirketleri gibi müşterilere risk, strateji ve uyumluluk danışmanlığı sunan Patomak Global Partners adlı danışmanlık firmasını kurdu. Özellikle FTX, 2022’nin Ocak ayında Patomak’ın müşterisi oldu. Reuters’a göre Patomak’ın günümüzdeki değeri 25 milyon ile 50 milyon dolar arasında.


Kaynak: patomak.com/team

Ayrıca Atkins, 2012’den 2015’e kadar, 2017’de CBOE (Chicago Board Options Exchange) tarafından satın alınan küresel bir borsa işletmecisi olan BATS Global Markets, Inc.’de bağımsız yönetici ve icra kurulu başkanı olarak görev yaptı.

Atkins ve Derin Kripto Bağlantıları

SEC’deki görev süresi boyunca Atkins, serbest piyasa felsefesini sürekli olarak savundu. Düzenlemelerin yatırımcıları korkutmaması gerektiğine inanıyordu. Trump, geçen yılın Aralık ayında onu aday gösterdiğinde, “Atkins’in sağlam ve yenilikçi sermaye piyasalarının yatırımcı ihtiyaçlarını karşılayabileceğine ve Amerika’nın ekonomik liderliğini sürdürmesine katkı sağlayabileceğine inandığını” vurguladı. Ayrıca dijital varlıkların ve diğer yeniliklerin Amerika’yı her zamankinden daha güçlü hale getirmek için hayati önem taşıdığını ifade etti.

Atkins’in kripto endüstrisine derinlemesine dahil olduğu bu açık, inovasyon dostu yaklaşımıyla net bir şekilde görülüyor. 2017’de, dijital ticaret odası altında Token İttifakı’nın eş başkanı olarak görev aldı ve sektör standartlarının geliştirilmesine odaklandı. 2020 yılında ise Dijital Ticaret Odası’na danışma kurulu üyesi olarak katıldı.

Bloomberg’e göre Atkins, şu anda Anchorage Digital (bir kripto saklama firması) ve Securitize (bir tokenizasyon platformu) üzerinden toplam 1 milyon dolarlık öz sermayeye, ayrıca bir kripto yatırım şirketi olan Off the Chain Capital üzerinden yaklaşık 5 milyon dolarlık öz sermayeye sahip. 2016 yılında kurulan Off the Chain Capital, “kaldıraçsız, yalnızca uzun vadeli” yatırım stratejisini destekliyor ve portföyünde PolyChain Capital, Digital Currency Group (DCG), Grayscale, Binance ve Kraken gibi önemli firmaları bulunduruyor.

Çıkar çatışmalarını önlemek amacıyla Atkins, Şubat ayında Securitize’in yönetim kurulundaki görevinden ayrıldı ve SEC ataması onaylandıktan sonra Off the Chain Capital’den de çıkış yapacağını taahhüt etti. Ayrıca, Patomak Global Partners CEO’luk görevinden istifa ettiğini ve sahip olduğu hisseleri satacağını açıkladı. Aynı şekilde, dijital ticaret odası gibi organizasyonlardaki rollerinden de ayrıldı.


Kaynak: Gate.TR

Atkins, ayrıca istikrarlı kripto projesi Reserve Protocol ile güçlü bağlantılara sahip. Burada erken dönem danışman olarak görev aldı. İlginç bir şekilde, geçen yılın başlarında SEC Başkanlığı için aday gösterilmesinden hemen önce, Reserve Protocol’ün $RSR tokenı bir gün içinde %200 oranında yükseldi.

Kripto Dostu Bir Döneme Mi Giriliyor?

Atkins’in SEC Başkanı olarak resmi atanması, kripto para endüstrisi için önemli ve olumlu bir gelişme olarak geniş çapta kabul ediliyor. Önceki başkan Gary Gensler’a kıyasla, kriptoya daha şüpheyle yaklaşan ve sıkı düzenlemeler getiren bir isim yerine Atkins’in liderliğe gelmesi, ABD’de kripto düzenlemeleri açısından ciddi bir dönüm noktası anlamına geliyor. Onun kripto yanlısı tutumunun, endüstrideki birçok engeli kaldırarak kripto varlıklarının gelişimini hızlandırması bekleniyor.

Son gelişmelere bakıldığında, kripto endüstrisinin “ilkbaharı” beklenenden daha hızlı geliyormuş gibi görünüyor. Atkins, inovasyona büyük önem veriyor ve inovasyonu desteklerken uyumluluğu basitleştiren, daha az kısıtlayıcı bir düzenleyici çerçeveyi savunuyor. Bu yılın Mart ayında, bir Senato Bankacılık Komitesi duruşmasında Atkins şöyle konuştu: “Dijital varlıklar için düzenleyici bir çerçeve oluşturmak, 2025 için en önemli önceliktir. Rasyonel, tutarlı ve ilkeli bir yaklaşımla dijital varlıklar için sağlam bir düzenleyici temel sağlamak amacıyla diğer komisyon üyeleri ve Kongre ile birlikte çalışacağım.”

Atkins’in liderliği aynı zamanda SEC’e yeni bir ton kazandırıyor. Kurum, yalnızca birkaç kripto ile ilgili yaptırımı sonlandırmakla kalmadı, aynı zamanda endüstri büyümesi için yeni fırsatlar yaratmaya da başladı. Örneğin:

10 Nisan’da SEC, resmi olarak spot Ethereum ETF’leri için opsiyon ticaretini onayladı. Ayrıca, New York Borsası’nda Bitwise Ethereum ETF, Grayscale Ethereum Trust ve Grayscale Ethereum Mini Trust için opsiyonların listelenmesine izin verdi.


Kaynak: sec.gov/files

11 Nisan’da SEC, güvenlik olarak değerlendirilebilecek tokenları ihraç eden veya işleyen kripto şirketlerine yönelik yeni, bağlayıcı olmayan bir rehberlik yayınladı. Şirketlerden iş bilgileri, geliştirme kilometre taşları ve tokenların işletme içindeki rolleri gibi detaylı açıklamalar yapmaları tavsiye edildi.

Coinbase, OpenSea, Robinhood, Uniswap ve Kraken soruşturmalarının tamamlanmasının ardından SEC, Nova Labs (Helium’un geliştiricisi) ve NFT projesi CyberKongz’a yönelik suçlamaları düşürdü, Ripple davasındaki temyiz sürecini durdurdu ve 2023’te açılan Binance davasının süresini 60 gün daha erteledi.

Bu adımlar, sadece Mark Uyeda’nın vekalet dönemindeki politikanın devamı niteliğinde değil, aynı zamanda SEC’nin kripto düzenlemelerine yaklaşımında ciddi bir değişimi de işaret ediyor: Katıdan hoşgörülüye, şüpheciden destekleyiciye, sıkıdan gevşek bir çizgiye doğru bir evrim yaşanıyor.

Potansiyel Fırsatlar ve Zorluklar

SEC hâlâ kripto endüstrisi için net ve kesin bir uyum çerçevesi oluşturamamış olsa da, kapsayıcı ve inovasyon dostu tutumu cesaret verici bir işaret veriyor. SEC’in yanı sıra, diğer önemli ABD düzenleyici kurumu olan Commodity Futures Trading Commission (CFTC) da kripto dostu bir yaklaşım sergiliyor. Verimliliği ve piyasa bütünlüğünü artırmak amacıyla uygulama bölümünü yeniden yapılandıran CFTC, son gelişmelere göre kripto endüstrisini düzenlemeyi dava süreçleriyle değil, daha sistematik yöntemlerle ele almaya yöneliyor.

SEC, CFTC ve Trump yönetiminin eylem ve açıklamalarına dayanarak, ABD kripto sektörünün aşağıdaki alanlarda önemli potansiyel taşıdığı söylenebilir:

DeFi ve Diğer Sektörlerde İnovasyonu Teşvik Etmek

11 Nisan’da Trump, Biden yönetimi tarafından oluşturulan ve sektörde ağır eleştirilere konu olan “DeFi Aracı Kuralı” olarak bilinen düzenlemeyi resmen yürürlükten kaldırdı. Bu kural, DeFi platformlarının kullanıcıların işlem verilerini IRS’ye bildirmesini zorunlu kılıyordu. Bir ABD başkanının imzaladığı ilk kripto odaklı yasa olarak, bu adım Trump yönetiminin DeFi ve benzeri inovasyonlara desteğini açıkça ortaya koyuyor ve merkeziyetsiz finans için daha geniş bir gelişim alanı açıyor.

Ayrıca Trump ailesinin kripto projesi WLFI (World Liberty Financial Initiative), DeFi erişimini demokratikleştirmeyi hedefliyor. WLFI, tokenı $WLFI’nin satışıyla 550 milyon dolar toplamış ve $AAVE, $LINK, $ENA ve $ONDO gibi çeşitli kripto varlıklar biriktirerek birçok DeFi projesiyle ortaklık kurmuştur.

İstikrarlı Kripto Para Mevzuatının Hızlandırılması

25 Mart’ta WLFI projesi, BitGo tarafından güvenliği sağlanan ve ABD Hazinesi, dolar mevduatları ile nakit eşdeğerleriyle desteklenen USD1 adlı bir USD sabitcoin piyasaya sürdü. Hem kurumsal hem de bireysel kullanıcıları hedefleyen USD1, 16 Nisan itibarıyla BNBChain ve Ethereum üzerinde 125 milyondan fazla token ihraç etti.
USD1’in piyasaya sürülmesiyle birlikte, ABD’de kararlı paralar için düzenleyici çerçevenin ilerletilmesi hız kazandı. Temsilciler Meclisi’nin STABLE Yasası (Kararlı Para Şeffaflık ve Sorumluluk Yasası) ve Senato’nun DEHA Yasası (ABD Kararlı Para Sektöründe İnovasyonu Rehberlik Ediyor) gibi iki önemli yasa tasarısı gündemde. Bunlardan birinin yasalaşması bekleniyor.

ETF Gelişimini Teşvik

SEC’in daha ılımlı bir duruş benimsemesiyle birlikte, bir “altcoin ETF sezonu” ihtimali güçleniyor. Şu ana kadar onaylanan kripto ETF’lerin çoğu Bitcoin ve Ethereum odaklı olsa da, Grayscale, 21Shares, Osprey ve VanEck gibi kurumlar SOL, XRP, DOGE ve ADA gibi diğer kripto paralara dayalı ETF başvurularında bulunuyor.

SEC, Mart ayında bazı spot kripto ETF başvurularını ertelemiş olsa da, artan piyasa talebi, onayların sadece zaman meselesi olduğunu gösteriyor. Daha geniş bir kripto ETF yelpazesi, piyasa likiditesini önemli ölçüde artıracak ve ana akım benimsemeyi teşvik edecektir.

Bununla birlikte, kripto sektörü daha açık bir düzenleyici destek kazandıkça bazı riskler de gündeme geliyor:

Atkins’in kripto varlıklarında 6 milyon dolara kadar yatırımı bulunuyor. Her ne kadar bu varlıkları elden çıkaracağını taahhüt etmiş olsa da, olası çıkar çatışmaları düzenleyici tarafsızlık konusunda endişeleri artırmış durumda. Kişisel mali bağlantılar, politika kararlarının objektifliğini etkileyebilir ve düzenleyici kurumların güvenilirliğini zayıflatabilir.

Ayrıca, SEC, CFTC ve Trump yönetimi kripto inovasyonunu desteklerken, aşırı gevşek düzenlemeler piyasada kaosa yol açabilir. Bu da dolandırıcılık, manipülasyon ve yargı alanı çakışmalarına zemin hazırlayarak düzenleyici arbitrajı ve tüketici koruma eksikliğini tetikleyebilir.

En önemlisi, düzenleyicilerin yeniliği teşvik ederken riskleri de etkin şekilde yönetebilecekleri dinamik bir denge kurmaları gerekiyor. Öngörülebilir ve iyi tasarlanmış bir politika çerçevesi, sektörün gelişimini desteklerken kurumsal sermayeyi çekebilir. Ancak hızlı büyümenin getireceği yasa dışı faaliyetleri önlemek için sıkı yaptırımların da uygulanması şart. Aynı zamanda, düzenleyici kurumlar arasında net yetki sınırlarının çizilmesi, tüketici çıkarlarının korunmasında kritik bir rol oynayacaktır.

Sonuç

Genel olarak, Paul Atkins’in atanması, mücadele eden kripto endüstrisine yeni bir ivme kazandırdı. Kripto yanlısı tutumu, SEC, CFTC ve Trump yönetiminden gelen son kripto dostu sinyallerle birleşerek endüstrinin patlayıcı büyümesi için uygun koşullar yarattı. Bu düzenleyici yaklaşımdaki değişim, yalnızca kurumsal sermaye girişlerini hızlandırmakla kalmayacak, aynı zamanda uzun süredir uyumluluk sorunları yaşayan kripto şirketleri için daha net bir yol sunabilir.

Yine de, endüstride beklenen düzenleyici rahatlamanın dikkatli bir şekilde yönetilmesi gerekiyor. Ölçülü politika desteği gerçekten inovasyonu teşvik edebilir ve farklı sektörlerde blockchain teknolojisinin uygulanmasını hızlandırabilir. Ancak aşırı rahat düzenlemeler, spekülasyonun yeniden canlanmasına yol açarak yatırımcı çıkarlarına ciddi zarar verebilir.

Bu nedenle, inovasyonu desteklemek ile riskleri etkin şekilde yönetmek arasında doğru dengeyi kurmak, Atkins ve ekibinin karşısındaki en temel zorluklardan biridir.

Yasal Uyarı

İçerikte yer alan marka, kurum, kuruluş veya kişilerle Gate.TR’nin herhangi bir ilişkisi bulunmamaktadır.

Bu içerik, yatırım tavsiyesi niteliğinde değildir. Dijital varlık alım-satımını teşvik etmeyi amaçlamaz, yalnızca bilgilendirme amaçlıdır.

Kripto varlıklar yüksek risk içerir ve ciddi fiyat dalgalanmalarına maruz kalabilir. Yatırım kararı vermeden önce kendi finansal durumunuzu değerlendirmeli ve kararınızı bağımsız olarak vermelisiniz.

Makalede yer alan veriler ve grafikler yalnızca genel bilgilendirme amacıyla sunulmuştur. Tüm içerikler özenle hazırlanmış olsa da, olası hata veya eksikliklerden dolayı sorumluluk kabul edilmez.

Gate Akademi ekibi bu içeriği farklı dillere çevirebilir. Hiçbir çeviri makale; kopyalanamaz, çoğaltılamaz veya izinsiz dağıtılamaz.

Paylaş

Yeni SEC Başkanı Paul Atkins Kimdir?

Orta Seviye4/29/2025, 2:40:42 PM
Paul Atkins’in atanması, zor durumda olan kripto endüstrisine yeni bir ivme kazandırdı. Kripto yanlısı tutumu, SEC, CFTC ve Trump yönetiminden gelen son kripto dostu sinyallerle birleşince, patlayıcı bir endüstri büyümesi için uygun bir zemin oluşturdu. Düzenleyici tutumdaki bu değişim, sadece kurumsal sermaye girişlerini hızlandırmakla kalmayacak, aynı zamanda uzun süredir uyumluluk sorunlarıyla mücadele eden kripto firmalarına daha net bir yol haritası sunabilir.

Trump 2.0 döneminin başlamasıyla birlikte, kripto piyasasında adeta “rollercoaster” düğmesine basıldığı hissediliyor. Siyasi gelişmeler sürekli olarak K-line hareketlerini etkiliyor. Piyasadaki son korku dalgasının ortasında, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’nun (SEC) yeni başkanının atanması, kripto endüstrisine yeniden umut aşıladı.

10 Nisan’da ABD Senatosu, Başkan Trump’ın adayı Paul Atkins’i 52’ye 44 oyla SEC Başkanı olarak onayladı. Serbest piyasa prensiplerine ve inovasyona verdiği destekle tanınan Atkins, önceki başkan Gary Gensler’ın sert tutumuna keskin bir tezat oluşturuyor. Atkins’in kripto endüstrisiyle derin ve karmaşık bağlantıları bulunuyor ve daha kripto dostu bir yaklaşım benimseyeceği geniş çevrelerce öngörülüyor.

Bu yeni düzenleyiciyi karşılamak adına, kripto piyasası onay gününde nadir bir ralli gerçekleştirdi. 16 Nisan itibariyle Bitcoin, yaklaşık 74.500 dolarlık dip seviyesinden 86.500 dolara kadar yükseldi ve ardından 84.000 dolar civarında dengelendi.

Bu makale, okuyucuların kripto piyasasında yüzeyin altında değişen güç dengelerini daha iyi anlamasına yardımcı olmak için Paul Atkins’in profesyonel geçmişine, kripto ile olan bağlantılarına, SEC Başkanı olarak atacağı ilk adımlara ve dijital varlıkların ABD’deki mevcut düzenleyici yapısına daha yakından bir bakış sunacaktır.

Paul Atkins Kimdir?

Paul Atkins, gösterişli bir geçmişe sahip değil. Lillington, Kuzey Carolina’da doğdu ve Tampa, Florida’da büyüdü. 1980’de Wofford College’dan Sanatlar Lisansı derecesi aldı ve prestijli akademik onur topluluğu Phi Beta Kappa’nın bir üyesi oldu. 1983’te ise Tennessee’deki Vanderbilt Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Hukuk Doktoru (JD) derecesiyle mezun oldu.


Kaynak: theblock.co

Akademik kariyerini tamamladıktan sonra Atkins, meslek hayatına avukat olarak başladı. İlk olarak, New York’taki Davis Polk & Wardwell avukatlık firmasında çalıştı ve burada ağırlıklı olarak menkul kıymetler ihracı ile şirket birleşmeleri gibi kurumsal işlemlerle ilgilendi. Daha sonra firmanın Paris ofisine gönderildi ve burada iki buçuk yıl görev yaptı. 1988 yılında Fransa’da yasal danışman yeterliliği kazandı. ABD’ye döndükten sonra finansal hizmetler firmalarına uyumluluk alanında destek verdi ve Bennett Funding Group, Inc. Ponzi şeması davasına doğrudan dahil oldu. O dönemde SEC, şirketi yüzlerce milyon doları hileli şekilde toplamakla suçlamıştı ve 20.000’den fazla yatırımcı büyük kayıplar yaşamıştı. Atkins, Bennett’ın hayatta kalan tek iştirakinin kriz CEO’su olarak atandı, burada şirketi yeniden yapılandırıp büyüttü ve kalan yatırımcıların pay değerini neredeyse %2.000 oranında artırdı. Bu süreç Atkins’e önemli bir tanınırlık kazandırdı.

Finans alanındaki geniş tecrübesinin yanında, Atkins’in SEC ile uzun süreli bir geçmişi bulunuyor. 1990 ile 1994 yılları arasında, Richard C. Breeden ve Arthur Levitt başkanlık dönemlerinde başkanlık müsteşarı ve danışman olarak görev yaptı. Daha sonra, eski Başkan George W. Bush tarafından Temmuz 2002’de Komisyon Üyesi olarak SEC’e atandı ve bu görevini Ağustos 2008’e kadar sürdürdü. Görev süresi boyunca SEC içinde şeffaflık, tutarlılık ve maliyet-etkinliği destekleyen bir tutum benimsedi.

SEC’den ayrıldıktan sonra Atkins girişimcilik alanına yöneldi. 2009’da, bankalar, türev firmalar ve kripto şirketleri gibi müşterilere risk, strateji ve uyumluluk danışmanlığı sunan Patomak Global Partners adlı danışmanlık firmasını kurdu. Özellikle FTX, 2022’nin Ocak ayında Patomak’ın müşterisi oldu. Reuters’a göre Patomak’ın günümüzdeki değeri 25 milyon ile 50 milyon dolar arasında.


Kaynak: patomak.com/team

Ayrıca Atkins, 2012’den 2015’e kadar, 2017’de CBOE (Chicago Board Options Exchange) tarafından satın alınan küresel bir borsa işletmecisi olan BATS Global Markets, Inc.’de bağımsız yönetici ve icra kurulu başkanı olarak görev yaptı.

Atkins ve Derin Kripto Bağlantıları

SEC’deki görev süresi boyunca Atkins, serbest piyasa felsefesini sürekli olarak savundu. Düzenlemelerin yatırımcıları korkutmaması gerektiğine inanıyordu. Trump, geçen yılın Aralık ayında onu aday gösterdiğinde, “Atkins’in sağlam ve yenilikçi sermaye piyasalarının yatırımcı ihtiyaçlarını karşılayabileceğine ve Amerika’nın ekonomik liderliğini sürdürmesine katkı sağlayabileceğine inandığını” vurguladı. Ayrıca dijital varlıkların ve diğer yeniliklerin Amerika’yı her zamankinden daha güçlü hale getirmek için hayati önem taşıdığını ifade etti.

Atkins’in kripto endüstrisine derinlemesine dahil olduğu bu açık, inovasyon dostu yaklaşımıyla net bir şekilde görülüyor. 2017’de, dijital ticaret odası altında Token İttifakı’nın eş başkanı olarak görev aldı ve sektör standartlarının geliştirilmesine odaklandı. 2020 yılında ise Dijital Ticaret Odası’na danışma kurulu üyesi olarak katıldı.

Bloomberg’e göre Atkins, şu anda Anchorage Digital (bir kripto saklama firması) ve Securitize (bir tokenizasyon platformu) üzerinden toplam 1 milyon dolarlık öz sermayeye, ayrıca bir kripto yatırım şirketi olan Off the Chain Capital üzerinden yaklaşık 5 milyon dolarlık öz sermayeye sahip. 2016 yılında kurulan Off the Chain Capital, “kaldıraçsız, yalnızca uzun vadeli” yatırım stratejisini destekliyor ve portföyünde PolyChain Capital, Digital Currency Group (DCG), Grayscale, Binance ve Kraken gibi önemli firmaları bulunduruyor.

Çıkar çatışmalarını önlemek amacıyla Atkins, Şubat ayında Securitize’in yönetim kurulundaki görevinden ayrıldı ve SEC ataması onaylandıktan sonra Off the Chain Capital’den de çıkış yapacağını taahhüt etti. Ayrıca, Patomak Global Partners CEO’luk görevinden istifa ettiğini ve sahip olduğu hisseleri satacağını açıkladı. Aynı şekilde, dijital ticaret odası gibi organizasyonlardaki rollerinden de ayrıldı.


Kaynak: Gate.TR

Atkins, ayrıca istikrarlı kripto projesi Reserve Protocol ile güçlü bağlantılara sahip. Burada erken dönem danışman olarak görev aldı. İlginç bir şekilde, geçen yılın başlarında SEC Başkanlığı için aday gösterilmesinden hemen önce, Reserve Protocol’ün $RSR tokenı bir gün içinde %200 oranında yükseldi.

Kripto Dostu Bir Döneme Mi Giriliyor?

Atkins’in SEC Başkanı olarak resmi atanması, kripto para endüstrisi için önemli ve olumlu bir gelişme olarak geniş çapta kabul ediliyor. Önceki başkan Gary Gensler’a kıyasla, kriptoya daha şüpheyle yaklaşan ve sıkı düzenlemeler getiren bir isim yerine Atkins’in liderliğe gelmesi, ABD’de kripto düzenlemeleri açısından ciddi bir dönüm noktası anlamına geliyor. Onun kripto yanlısı tutumunun, endüstrideki birçok engeli kaldırarak kripto varlıklarının gelişimini hızlandırması bekleniyor.

Son gelişmelere bakıldığında, kripto endüstrisinin “ilkbaharı” beklenenden daha hızlı geliyormuş gibi görünüyor. Atkins, inovasyona büyük önem veriyor ve inovasyonu desteklerken uyumluluğu basitleştiren, daha az kısıtlayıcı bir düzenleyici çerçeveyi savunuyor. Bu yılın Mart ayında, bir Senato Bankacılık Komitesi duruşmasında Atkins şöyle konuştu: “Dijital varlıklar için düzenleyici bir çerçeve oluşturmak, 2025 için en önemli önceliktir. Rasyonel, tutarlı ve ilkeli bir yaklaşımla dijital varlıklar için sağlam bir düzenleyici temel sağlamak amacıyla diğer komisyon üyeleri ve Kongre ile birlikte çalışacağım.”

Atkins’in liderliği aynı zamanda SEC’e yeni bir ton kazandırıyor. Kurum, yalnızca birkaç kripto ile ilgili yaptırımı sonlandırmakla kalmadı, aynı zamanda endüstri büyümesi için yeni fırsatlar yaratmaya da başladı. Örneğin:

10 Nisan’da SEC, resmi olarak spot Ethereum ETF’leri için opsiyon ticaretini onayladı. Ayrıca, New York Borsası’nda Bitwise Ethereum ETF, Grayscale Ethereum Trust ve Grayscale Ethereum Mini Trust için opsiyonların listelenmesine izin verdi.


Kaynak: sec.gov/files

11 Nisan’da SEC, güvenlik olarak değerlendirilebilecek tokenları ihraç eden veya işleyen kripto şirketlerine yönelik yeni, bağlayıcı olmayan bir rehberlik yayınladı. Şirketlerden iş bilgileri, geliştirme kilometre taşları ve tokenların işletme içindeki rolleri gibi detaylı açıklamalar yapmaları tavsiye edildi.

Coinbase, OpenSea, Robinhood, Uniswap ve Kraken soruşturmalarının tamamlanmasının ardından SEC, Nova Labs (Helium’un geliştiricisi) ve NFT projesi CyberKongz’a yönelik suçlamaları düşürdü, Ripple davasındaki temyiz sürecini durdurdu ve 2023’te açılan Binance davasının süresini 60 gün daha erteledi.

Bu adımlar, sadece Mark Uyeda’nın vekalet dönemindeki politikanın devamı niteliğinde değil, aynı zamanda SEC’nin kripto düzenlemelerine yaklaşımında ciddi bir değişimi de işaret ediyor: Katıdan hoşgörülüye, şüpheciden destekleyiciye, sıkıdan gevşek bir çizgiye doğru bir evrim yaşanıyor.

Potansiyel Fırsatlar ve Zorluklar

SEC hâlâ kripto endüstrisi için net ve kesin bir uyum çerçevesi oluşturamamış olsa da, kapsayıcı ve inovasyon dostu tutumu cesaret verici bir işaret veriyor. SEC’in yanı sıra, diğer önemli ABD düzenleyici kurumu olan Commodity Futures Trading Commission (CFTC) da kripto dostu bir yaklaşım sergiliyor. Verimliliği ve piyasa bütünlüğünü artırmak amacıyla uygulama bölümünü yeniden yapılandıran CFTC, son gelişmelere göre kripto endüstrisini düzenlemeyi dava süreçleriyle değil, daha sistematik yöntemlerle ele almaya yöneliyor.

SEC, CFTC ve Trump yönetiminin eylem ve açıklamalarına dayanarak, ABD kripto sektörünün aşağıdaki alanlarda önemli potansiyel taşıdığı söylenebilir:

DeFi ve Diğer Sektörlerde İnovasyonu Teşvik Etmek

11 Nisan’da Trump, Biden yönetimi tarafından oluşturulan ve sektörde ağır eleştirilere konu olan “DeFi Aracı Kuralı” olarak bilinen düzenlemeyi resmen yürürlükten kaldırdı. Bu kural, DeFi platformlarının kullanıcıların işlem verilerini IRS’ye bildirmesini zorunlu kılıyordu. Bir ABD başkanının imzaladığı ilk kripto odaklı yasa olarak, bu adım Trump yönetiminin DeFi ve benzeri inovasyonlara desteğini açıkça ortaya koyuyor ve merkeziyetsiz finans için daha geniş bir gelişim alanı açıyor.

Ayrıca Trump ailesinin kripto projesi WLFI (World Liberty Financial Initiative), DeFi erişimini demokratikleştirmeyi hedefliyor. WLFI, tokenı $WLFI’nin satışıyla 550 milyon dolar toplamış ve $AAVE, $LINK, $ENA ve $ONDO gibi çeşitli kripto varlıklar biriktirerek birçok DeFi projesiyle ortaklık kurmuştur.

İstikrarlı Kripto Para Mevzuatının Hızlandırılması

25 Mart’ta WLFI projesi, BitGo tarafından güvenliği sağlanan ve ABD Hazinesi, dolar mevduatları ile nakit eşdeğerleriyle desteklenen USD1 adlı bir USD sabitcoin piyasaya sürdü. Hem kurumsal hem de bireysel kullanıcıları hedefleyen USD1, 16 Nisan itibarıyla BNBChain ve Ethereum üzerinde 125 milyondan fazla token ihraç etti.
USD1’in piyasaya sürülmesiyle birlikte, ABD’de kararlı paralar için düzenleyici çerçevenin ilerletilmesi hız kazandı. Temsilciler Meclisi’nin STABLE Yasası (Kararlı Para Şeffaflık ve Sorumluluk Yasası) ve Senato’nun DEHA Yasası (ABD Kararlı Para Sektöründe İnovasyonu Rehberlik Ediyor) gibi iki önemli yasa tasarısı gündemde. Bunlardan birinin yasalaşması bekleniyor.

ETF Gelişimini Teşvik

SEC’in daha ılımlı bir duruş benimsemesiyle birlikte, bir “altcoin ETF sezonu” ihtimali güçleniyor. Şu ana kadar onaylanan kripto ETF’lerin çoğu Bitcoin ve Ethereum odaklı olsa da, Grayscale, 21Shares, Osprey ve VanEck gibi kurumlar SOL, XRP, DOGE ve ADA gibi diğer kripto paralara dayalı ETF başvurularında bulunuyor.

SEC, Mart ayında bazı spot kripto ETF başvurularını ertelemiş olsa da, artan piyasa talebi, onayların sadece zaman meselesi olduğunu gösteriyor. Daha geniş bir kripto ETF yelpazesi, piyasa likiditesini önemli ölçüde artıracak ve ana akım benimsemeyi teşvik edecektir.

Bununla birlikte, kripto sektörü daha açık bir düzenleyici destek kazandıkça bazı riskler de gündeme geliyor:

Atkins’in kripto varlıklarında 6 milyon dolara kadar yatırımı bulunuyor. Her ne kadar bu varlıkları elden çıkaracağını taahhüt etmiş olsa da, olası çıkar çatışmaları düzenleyici tarafsızlık konusunda endişeleri artırmış durumda. Kişisel mali bağlantılar, politika kararlarının objektifliğini etkileyebilir ve düzenleyici kurumların güvenilirliğini zayıflatabilir.

Ayrıca, SEC, CFTC ve Trump yönetimi kripto inovasyonunu desteklerken, aşırı gevşek düzenlemeler piyasada kaosa yol açabilir. Bu da dolandırıcılık, manipülasyon ve yargı alanı çakışmalarına zemin hazırlayarak düzenleyici arbitrajı ve tüketici koruma eksikliğini tetikleyebilir.

En önemlisi, düzenleyicilerin yeniliği teşvik ederken riskleri de etkin şekilde yönetebilecekleri dinamik bir denge kurmaları gerekiyor. Öngörülebilir ve iyi tasarlanmış bir politika çerçevesi, sektörün gelişimini desteklerken kurumsal sermayeyi çekebilir. Ancak hızlı büyümenin getireceği yasa dışı faaliyetleri önlemek için sıkı yaptırımların da uygulanması şart. Aynı zamanda, düzenleyici kurumlar arasında net yetki sınırlarının çizilmesi, tüketici çıkarlarının korunmasında kritik bir rol oynayacaktır.

Sonuç

Genel olarak, Paul Atkins’in atanması, mücadele eden kripto endüstrisine yeni bir ivme kazandırdı. Kripto yanlısı tutumu, SEC, CFTC ve Trump yönetiminden gelen son kripto dostu sinyallerle birleşerek endüstrinin patlayıcı büyümesi için uygun koşullar yarattı. Bu düzenleyici yaklaşımdaki değişim, yalnızca kurumsal sermaye girişlerini hızlandırmakla kalmayacak, aynı zamanda uzun süredir uyumluluk sorunları yaşayan kripto şirketleri için daha net bir yol sunabilir.

Yine de, endüstride beklenen düzenleyici rahatlamanın dikkatli bir şekilde yönetilmesi gerekiyor. Ölçülü politika desteği gerçekten inovasyonu teşvik edebilir ve farklı sektörlerde blockchain teknolojisinin uygulanmasını hızlandırabilir. Ancak aşırı rahat düzenlemeler, spekülasyonun yeniden canlanmasına yol açarak yatırımcı çıkarlarına ciddi zarar verebilir.

Bu nedenle, inovasyonu desteklemek ile riskleri etkin şekilde yönetmek arasında doğru dengeyi kurmak, Atkins ve ekibinin karşısındaki en temel zorluklardan biridir.

Yasal Uyarı

İçerikte yer alan marka, kurum, kuruluş veya kişilerle Gate.TR’nin herhangi bir ilişkisi bulunmamaktadır.

Bu içerik, yatırım tavsiyesi niteliğinde değildir. Dijital varlık alım-satımını teşvik etmeyi amaçlamaz, yalnızca bilgilendirme amaçlıdır.

Kripto varlıklar yüksek risk içerir ve ciddi fiyat dalgalanmalarına maruz kalabilir. Yatırım kararı vermeden önce kendi finansal durumunuzu değerlendirmeli ve kararınızı bağımsız olarak vermelisiniz.

Makalede yer alan veriler ve grafikler yalnızca genel bilgilendirme amacıyla sunulmuştur. Tüm içerikler özenle hazırlanmış olsa da, olası hata veya eksikliklerden dolayı sorumluluk kabul edilmez.

Gate Akademi ekibi bu içeriği farklı dillere çevirebilir. Hiçbir çeviri makale; kopyalanamaz, çoğaltılamaz veya izinsiz dağıtılamaz.

Şimdi Başlayın
İstediğiniz zaman, istediğiniz yerde Türk lirası ile kripto alın, satın.