New York Borsası (NYSE), ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’na (SEC) Bitwise Ethereum ETF’sinin Ethereum staking’e katılmasına izin verilmesini talep eden bir teklif sundu. Amaç, yatırımcılara ek getiri sağlarken Ethereum ekosisteminin büyümesini desteklemek. Ethereum’a yönelik piyasa duyarlılığı hâlâ düşüş eğiliminde ve sermaye çıkışı sürerken, bu teklif onaylanırsa arz sıkılaşması, artan likidite ve güçlendirilmiş ağ güvenliği gibi olumlu etkiler yaratabilir. Bu da Ethereum’un ana akım benimsenme yolunda kritik bir adım olabilir.
Kriptonun geleneksel finansla giderek daha fazla iç içe geçtiği bu dönemde piyasa trendleri hızla değişiyor. Son olarak NYSE, Bitwise Ethereum ETF’sinin staking yapmasına izin verilmesini isteyen bir teklifi SEC’ye sundu. Bu gelişme, yatırımcılar için yeni bir gelir kapısı açarken, Ethereum’un geleceğine dair umutları yeniden canlandırma potansiyeli taşıyor.
Ancak mevcut piyasa görünümü Ethereum için pek iç açıcı değil. Spot Ethereum ETF’leri üst üste dört haftadır net çıkışlar yaşıyor. Sadece Mart 2025’in ilk haftasında 120 milyon dolara yakın bir çıkış gerçekleşti; bu da yatırımcı güveninin zayıf olduğunu gösteriyor.
Buna ek olarak, sürekli yüksek kalan gaz ücretleri ve Katman 2 çözümlerinden gelen yoğun rekabet, Ethereum’un cazibesini gölgede bırakmaya başladı. Pek çok cephede gelen bu baskılar karşısında, Bitwise’ın staking ETF teklifi bir dönüm noktası olabilir mi?
Bitwise Ethereum ETF, yatırımcılara geleneksel hisse senedi piyasası üzerinden Ethereum’a maruziyet sağlamayı amaçlayan bir borsa yatırım fonudur. Öte yandan staking, Ethereum’un 2020’de Proof-of-Stake (PoS) onay mekanizmasına geçişinden bu yana ağın temel yapı taşlarından biri haline gelmiştir. ETH sahipleri, token’larını ağın güvenliğini sağlamak amacıyla kilitleyerek yıllık yaklaşık %4-%6 arasında bir getiri elde eder.
Şimdi NYSE, bu iki unsuru birleştirmeyi öneriyor: ETF yöneticilerine, yatırımcılar adına ETH stake etme izni verilmesi. Bu, düzenlenmiş bir fon yapısının güvenliğini korurken yatırımcıların da staking ödüllerinden faydalanmasını sağlayacak.
Crypto.news’un haberine göre Bitwise, tüm varlıkların fon kontrolünde kalmasını sağlayan, kullanıcı dostu bir “nokta ve tıkla” staking sistemi uygulamayı planlıyor. Bu tasarım, yalnızca katılımı kolaylaştırmakla kalmıyor; aynı zamanda düzenleyicilerin güvenlik ve operasyonel risklere ilişkin endişelerine doğrudan yanıt veriyor.
Piyasa bu gelişmeyi yakından takip ediyor. Bazı yorumcular, yeni SEC başkanının sorunsuz bir şekilde göreve gelmesi ve teklifi onaylaması durumunda, staking özelliğinin en erken Nisan 2025’te hayata geçebileceğini öngörüyor. Ancak bu süreç hâlâ belirsizliklerle dolu. SEC, özellikle Gary Gensler döneminde kripto paralara karşı temkinli bir yaklaşım sergiledi. Yine de CoinDesk’in belirttiği gibi, ABD hükümetinin kriptoya karşı daha ılımlı bir çizgiye kaymasıyla birlikte, sektör genelinde bu teklifin onaylanmasının artık sadece bir zaman meselesi olduğu görüşü ağırlık kazanıyor.
Bitwise Ethereum ETF’ye staking izni verilirse, bu Ethereum için çok yönlü ve stratejik bir değişimi beraberinde getirebilir. Potansiyel etkileri şu başlıklar altında ele alabiliriz:
Staking, doğrudan dolaşımdaki arzı azaltan bir süreçtir; çünkü ETH, ödül kazanmak için kilit altına alınır. Halihazırda 32 milyondan fazla ETH stake edilmiş durumda; bu da toplam arzın yaklaşık %27’sine karşılık geliyor. Eğer ETF’ler de staking havuzuna katılırsa, yöneticilerin ekstra ETH satın alarak kilitlemeleri gerekecek. Bu, arz tarafında daha fazla daralma anlamına gelir.
Örneğin, 1 milyar dolarlık bir ETF’nin varlıklarının %50’sini staking’e ayırması yaklaşık 250.000 ETH’nin kilitlenmesi demektir — bu da mevcut dolaşımdaki arzın yaklaşık %0.2’sine denk gelir. Yüzdesel olarak küçük görünse de, özellikle boğa piyasasında bu tarz bir gelişme zincirleme bir fiyat tepkisini tetikleyebilir. Coingape.com‘a göre, öneri gündeme geldiğinde ETH fiyatı 1.977 dolar civarındaydı ve azalan arzın fiyatı 2.100 doların üzerine taşıyabileceği öngörülüyordu. Ethereum 2.0 staking sürecinin başladığı dönemde ETH’nin 400 dolardan 1.400 dolara çıkması, bu tür arz şoklarının fiyat üzerindeki potansiyel etkisini kanıtlar nitelikte.
ETF’ler, kripto ve geleneksel finans dünyaları arasında köprü görevi görür. Geleneksel yatırımcılar için staking gibi teknik süreçleri anlamak veya cüzdan kurmak yerine, yalnızca bir ETF aracılığıyla ETH ödüllerinden faydalanmak büyük kolaylık sağlar. Bu, özellikle kurumsal yatırımcılar ve daha az teknik bilgiye sahip bireysel yatırımcılar için cazip bir giriş kapısıdır.
FXStreet‘in aktardığına göre, Fidelity’nin benzer bir ETF başvurusunun ardından ETH, 1.950 dolardan 2.008 dolara yükselmişti — bu da piyasadaki olumlu tepkiyi gösteriyor. Zamanla, bu tür gelişmeler yalnızca ETH fiyatını daha istikrarlı hale getirmekle kalmaz, aynı zamanda Ethereum’u Wall Street’in yatırım gündemine daha sıkı bir şekilde entegre eder. Nitekim, 2024 yılında spot Ethereum ETF’lerinin birikimli işlem hacmi 5 milyar doları aşmış durumda. Eğer staking özelliği devreye girerse, bu hacmin daha da yukarı taşınması kaçınılmaz görünüyor.
Staking, yalnızca arz ve talep dengesini etkilemekle kalmaz; aynı zamanda Ethereum ekosistemini güçlendirir ve yatırımcılara doğrudan fayda sağlar.
İlk olarak, staking ağın güvenliğini artırır. Ethereum Vakfı, staked ETH miktarındaki her %10’luk artışın, ağı saldırılara karşı çok daha dirençli hale getirdiğini vurguluyor. ETF’lerin bu sisteme katılması, stake edilen toplam ETH miktarını artırarak daha fazla merkezsizleşme ve güvenlik sağlayabilir.
İkinci olarak, yatırımcılar pasif gelir elde etmeye devam eder. Staking genellikle yıllık %4 ila %6 oranında getiri sunar. Örneğin, Bitwise ETF 1 milyar dolarlık bir büyüklüğe ulaşıp %5 getiri sağlarsa, bu yatırımcılara temettüler yoluyla yılda 50 milyon dolarlık pasif gelir anlamına gelir — üstelik hiçbir teknik bilgi veya müdahale gerektirmeden. BlackRock Dijital Varlıklar Başkanı Robert Mitchnick, The Block’a verdiği röportajda “Ethereum ETF’leri staking özelliği sunarsa, bu geleneksel piyasalardan ETH’ye yönelik güçlü talebin önünü açar,” ifadelerini kullandı. Bu çift yönlü fayda — yatırımcıyı ödüllendiren ve ağı güçlendiren — staking’in geleneksel finansla entegrasyonundaki gerçek cazibeyi oluşturur.
Son olarak, SEC’in bu teklifi onaylaması, ABD düzenleyici kurumlarının kripto inovasyonuna yönelik duruşunda önemli bir değişimin sinyali olabilir. Eski başkan Gary Gensler döneminde kurum, 2023 yılında Coinbase ve Binance gibi büyük oyunculara açtığı davalarla sert eleştiriler almıştı.
Ancak 2025 yılında beklenen yönetim değişikliği, bu sert yaklaşımın yumuşayabileceğine dair umutları artırıyor. Özellikle Nisan 2025’te göreve gelmesi beklenen yeni SEC başkanının kriptoya daha olumlu yaklaşması hâlinde, Bitwise’ın staking ETF teklifi yalnızca başlangıç olabilir. CoinDesk’e göre, daha kripto dostu bir yönetimle birlikte bu teklifin onaylanması, daha fazla yenilikçi ürünün önünü açabilir. Bu yalnızca Ethereum için değil, genel kripto piyasası için de bir güven tazelemesi anlamına gelir.
Bitwise’ın başvurusu, belki de yaklaşan düzenleyici dönüşümün ilk kıvılcımı olabilir.
Bitwise’ın ETF teklifinin açıklanmasının ardından piyasa sessiz kalmadı. Coingape.com, ETH’nin 1.977 dolar civarında işlem gördüğü sırada işlem hacminde kayda değer bir artış yaşandığını bildirdi. Bu, yatırımcıların staking’in potansiyel etkisine odaklandığını gösteriyor. FXStreet ise benzer bir teklifin ardından, Fidelity kaynaklı haberlerle ETH’nin kısa vadeli fiyatında %3’lük bir artış gözlemlendiğini belirtti—1.950 dolardan 2.008 dolara yükseldi. Bu, piyasa duyarlılığındaki ani değişimi ortaya koyuyor.
Uzman yorumları gecikmeden geldi. Kripto analisti James Seyffart, sosyal medyada şu değerlendirmeyi yaptı: “Eğer ETF’ler için staking onaylanırsa, bu Ethereum’un ana akım benimsenme yolculuğunda bir dönüm noktası olabilir.” Benzer şekilde, Grayscale ve 21Shares gibi büyük firmalar da ETF’lerine staking eklemek için başvuruda bulundu, bu da sektörün bu trende toplu bir şekilde yöneldiğini gösteriyor. Robert Mitchnick ise staking’in Ethereum’u geleneksel finansta daha güçlü bir yere taşıyabileceğine dair iyimserliğini paylaştı.
Ancak her inovasyon gibi, bu da bazı riskler içeriyor. Staking, yatırımcıya getiri sunarken aynı zamanda fiyat oynaklığına da maruz bırakır. ETH fiyatı staking süresi boyunca sert şekilde düşerse, ETF’nin net varlık değeri (NAV) ciddi şekilde etkilenebilir. Nitekim, 2022’de ETH 3.000 dolardan 1.000 dolara düşmüş, staking ödülleri bu kayıpları telafi etmekte yetersiz kalmıştı.
Buna ek olarak, SEC’nin ETF’ler içerisinde staking’e dair düzenleyici yaklaşımı hâlâ net değil. Staking gelirlerinin vergilendirilmesi ya da yatırımcı bilgilendirme yükümlülükleri gibi konular açıklık gerektiriyor. Tüm bu sorular, uygulamaya geçilmeden önce çözülmek zorunda. Yine de bu riskler yönetilebilir. Ethereum ağı yıllar boyunca istikrarını kanıtladı ve Bitwise’ın önerdiği “nokta ve tıkla” staking yapısı, operasyonel karmaşıklığı en aza indirerek yatırımcı maruziyetini azaltmayı hedefliyor.
Eğer düzenleyiciler ve piyasa aktörleri, getiri ve güvenlik arasında dengeli bir yapı kurmayı başarabilirse, bu teklifin potansiyeli oldukça parlak.
Bitwise Ethereum ETF ve staking onayı süreci, yavaşça açılan bir pergeli andırıyor. Potansiyel faydaları çok yönlü: arz daralması, geliştirilmiş likidite, daha güçlü bir ağ güvenliği ve geleneksel finansla daha derin entegrasyon. Onay süreci hâlâ devam ederken, piyasada beklenti çiçek tomurcukları gibi filizlenmeye başladı—açmaya hazır.
James Seyffart’ın isabetli yorumuyla söylemek gerekirse, bu gelişme Ethereum’un ana akım yolculuğunda gerçek bir dönüm noktası olabilir. Yatırımcı, ağ katılımcısı ya da endüstri gözlemcisi olun, bu süreci nefesinizi tutarak izlemek için yeterince neden var.
Kripto ve geleneksel finansın kesiştiği bu yeni dönemde, Ethereum belki de hikâyesinin en önemli bölümünü yazmak üzere. Ve bu teklif—yalnızca önsözü. Baharın gelişi gibi, gelişmeleri birlikte izleyelim.
Bu makale, MarsBit kaynağından alıntılanmıştır. İçeriğin tüm telif hakları yazarı Luke’a aittir. Telif haklarına ilişkin sorularınız için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
Bu içerik yalnızca bilgilendirme amacı taşımaktadır ve yazarın kişisel görüşlerini yansıtır. Gate.TR’nin resmi görüşlerini yansıtmamaktadır. İçerikte yer alan marka, kurum, kuruluş veya kişilerle Gate.TR’nin herhangi bir ilişkisi bulunmamaktadır.
Bu içerik, yatırım tavsiyesi niteliğinde değildir. Dijital varlık alım-satımını teşvik etmeyi amaçlamaz, yalnızca bilgilendirme amaçlıdır.
Kripto varlıklar yüksek risk içerir ve ciddi fiyat dalgalanmalarına maruz kalabilir. Yatırım kararı vermeden önce kendi finansal durumunuzu değerlendirmeli ve kararınızı bağımsız olarak vermelisiniz.
Makalede yer alan veriler ve grafikler yalnızca genel bilgilendirme amacıyla sunulmuştur. Tüm içerikler özenle hazırlanmış olsa da, olası hata veya eksikliklerden dolayı sorumluluk kabul edilmez.
Gate Akademi ekibi bu içeriği farklı dillere çevirebilir. Hiçbir çeviri makale; kopyalanamaz, çoğaltılamaz veya izinsiz dağıtılamaz.